Ne Var Ne Yok

         

        "Zamanların en iyisiydi, zamanların en kötüsüydü, hem akıl çağıydı, hem aptallık, hem inanç devriydi, hem de kuşku, Aydınlık mevsimiydi, Karanlık mevsimiydi, hem umut baharı, hem de umutsuzluk kışıydı, hem her şeyimiz vardı, hem hiçbir şeyimiz yoktu, hepimiz ya doğruca cennete gidecektik ya da tam öteki yana - sözün kısası, şimdikine öylesine yakın bir dönemdi ki, kimi yaygaracı otoriteler bu dönemin, iyi ya da kötü fark etmez, sadece 'daha' sözcüğü kullanılarak diğerleriyle karşılaştırılabileceğini iddia ederdi."

Charles Dickens'ın İki Şehrin Hikayesinin bu muhteşem girişi aklıma bu arar çok sık gelir oldu. Tuhaf zamanlardan geçiyor, hiç sınanmadığımız duygularla sınanıyoruz gibi hissediyorum. Maske sorunsalı, okulların açılıp açılmama çıkmazı, düğüncü terörü, cahil cesareti ile geçen aylardan sonra pek bir yol alamamış gibiyiz. 

           Gerçi biraz haksızlık yapıyorum. Güzel işler de oldu hayatımda. 14 Ağustos'ta Psikolojik Danışma ve Rehberlik Yönetmeliği yayınlandı. Bundan önceki yönetmelikte ne yazık ki nöbet zorunluluğu, keyfi görevlendirmeler gibi çıkmazlar vardı. Yeni yayınlanan yönetmelikte Psikolojik Danışman ünvanımızı okullarda kullanabileceğimiz ve nöbet görevinin kaldırıldığı belirtildi. 21 yıllık çalışma hayatımda kendimi ilk defa bu kadar çok hissettim. Biz Psikolojik Danışmanlar birlik olunca güzel şeyler oluyor. 

      

   Bu arada tüm tedbirler eşliğinde temmuz ayında sakin sessiz  bir tatile gittim. Sürekli antiseptik fısfıslayarak, kalabalıklardan kaçarak biraz güneş topladık Akdeniz'den. Detayları ayrı bir postta yayınlayacağım.

          Bu arada ekşi maya ekmek konusunda epey bir tecrübe edindim. Öğreneceğim bir milyon bilgi var elbette ama haftada 2-3 kez hamur yapar oldum. Hatta Instagram'da ayrı bir sayfa açtım. Artık ekşi mayam Fitnat'ın da bir hesabı var. Ekşi maya sevdalılarını ve yeme içme meraklılarını beklerim efendim. Gerçi yazın ekşi maya ekmek epey zormuş. Ne yalan söyleyeyim beni uğraştıran işlere daha da bağlanıyorum. Hedefim daha pufidik ekmekler.

          Peki şu anda neler yapıyorum? Uzaktan telafi eğitim başladı. Okullarımıza buruk bir şekilde kavuştuk. Çocuklar olmadan İstiklal Marşı'nı okuyup yeni yılı açmak hepimize çok ağır geldi. Çocuklar olmadan okulların hiçbir anlamı yok. Ah çocuklar, çok özledim hepinizi. Uzaktan eğitim sürecinde velilerle Psikososyal eğitim uygulaması yapıyoruz. Bu konuda da ayrı bir post hazırlamak istiyorum.

           İhsan Oktay Anar okuyorum bu ara. Puslu Kıtalar Atlası ve Kitab-ül Hiyel yaza damga vurdu benim için. Efrasiyab'ın H
ikayelerini şu anda okuyorum. Neden bu kadar geç tanıştım diye de kendime için için kızıyorum hani.

         Arkadaşlarımla, sevdiklerimle sofra başlarında uzun uzun sohbet etmeyi, bir kafede oturup insanları seyredip hikayelerini merak etmeyi, tramvaydan dışarıyı seyretmeyi, sokağı yaşamayı çok özledim. 

          Görüşmeyeli bende durumlar şimdilik bu kadar. Maskeli, mesafeli ve sabunlu günler dilerim. 


Yorumlar

  1. Merhaba :))
    Bu ara hayatımızdaki en güzel şey, hastalanmamak.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Allah esirgesin hepimizi. Bu yaz dişçiye gitmek zorunda kaldım. Her gittiğimde kalbim yerinden fırlayacaktı.
      Bu arada yorumlaşmayı ne çok özlemişim. Sevgiler 💐💐

      Sil
  2. Hoşgeldin Esra :) Fitnat'a hesap açtığını fark etmemişim bak :))

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Hoşbuldum komşucum. İşte öyle kızımın da bir hesabı olsun dedim. Ay temiz delirdim bu ara 😂😂

      Sil

Yorum Gönder